Özgür UĞUR "Murat Dağı’ndaki ekolojik tahribat insan yaşamını tehdit eden bir kriz"

Murat Dağı Yok Olmasın Platformu bileşenleri, Uşak Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü önünde bir basın açıklaması düzenledi.

Uşak’ta çevre mücadelesi veren sivil toplum kuruluşları ve siyasi temsilciler, Murat Dağı’nda yürütülmek istenen madencilik faaliyetlerine karşı olduklarını ifade etti.

Basın açıklamasına Uşak Belediyesi Başkan Yardımcıları Halil Arslan, Çağlar Samancı ve Reyhan Aydın, Kızılcasöğüt Belediye Başkanı Refik Tuncay, CHP Uşak İl Başkanı Sevinç Yazgan, İl Genel Meclisi Başkanı Kadir Uslu, 2021 Tüm Emekliler Sendikası Uşak Şube Başkanı Hüseyin Aydın da katılarak destek verdi.

Platform adına açıklamayı yapan Uşak Veteriner Hekimler Odası Başkanı Özgür Uğur, Murat Dağı’ndaki ekolojik tahribatın sadece bir çevre sorunu değil, aynı zamanda insan yaşamını tehdit eden büyük bir kriz olduğunu vurguladı. Uğur, TEMA Vakfı’nın yayımladığı madencilik haritasına atıfta bulunarak, “Uşak sınırları içerisindeki ormanların %85’i, tarım alanlarının %76’sı ve meraların tamamı IV. Grup madenlere ruhsatlı. Murat Dağı’nın her köşesi dinamitle patlatmaların yapıldığı, siyanür kullanılan alanlara dönüşmek üzere” dedi.

Maden Yasası teklifinin yasalaşması halinde, Türkiye’nin birçok su kaynağının geri dönüşü olmayan bir yıkıma sürükleneceğini ifade eden Uğur, şu sözlerle tehlikenin büyüklüğünü özetledi: “Çeşmeden akan suyu unutun. Banaz Çayı’nı, Gediz Nehri’ni, Menderes’i, Porsuk’u, bereketli ovaları unutun. Tarhanayı, sütü, eti, yaylaları unutun! Küçükler Barajı'nın doluluk oranı %16 ve bu baraj Murat Dağı’ndan besleniyor. Eğer Murat Dağı giderse, Uşak susuz kalır.”

Yasa teklifinin ormanlık alanları Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) bile yapılmadan maden şirketlerine devretmeyi mümkün kılacağını belirten Uğur, “Üç yıl deniliyor ama örneğin Kışladağ altın madeni 5 yıl diye başlamıştı, şimdi 20 yılı aşkındır çalışıyor” diyerek geçmişten ders çıkarılması gerektiğini vurguladı.

Uğur konuşmasını: “Unutmayın! Bu dünya dedelerimizden miras değil, torunlarımızdan emanet. Suyumuzu, dağımızı, hayvanlarımızı hep beraber savunacağız. Ve kazanacağız!” diyerek tamamladı

Basın açıklamasında söz alan TEMA Vakfı Uşak İl Temsilcisi Prof. Dr. Barış Metin ise, Maden Yasası teklifinin meclise sunuluş sürecindeki usulsüzlüklere ve içeriğindeki tehlikeli maddelere dikkat çekti.

AK Parti ve MHP’ye mensup 115 milletvekilinin imzasıyla 19 Haziran’da TBMM Komisyonu’na gönderilen yasa teklifinin, kamuoyundan kaçırılarak “26 saatlik kesintisiz bir oturumla” virgülüne bile dokunulmadan genel kurula sevk edildiğini belirten Prof. Metin, şunları söyledi: “Bu yasa su havzalarını, ormanları, meraları, zeytinlikleri, verimli tarım arazilerini sermayeye sınırsız şekilde tahsis ediyor. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yetkileri ellerinden alınıyor, ÇED süreçleri tamamen işlevsiz hale getiriliyor. Daha da vahimi, vatandaşın dava açma hakkı ortadan kaldırılıyor.”

Metin, Uşak’ın doğrudan etkileneceği bu tehlikeli yasaya Uşak milletvekillerinin de imza vermiş olmasının kaygı verici olduğunu vurguladı. “Bu yasa, hem yaşamı hem hukuku hedef alıyor” diyen Prof. Dr. Metin, tüm Uşak halkını milletvekillerine ulaşarak bu yasaya karşı çıkmaya çağırdı.

Açıklama; “Bu yasayı istemiyoruz!”, “Murat Dağı yok olmasın!”, “Suyumuza, toprağımıza sahip çıkıyoruz!” sloganlarıyla sona erdi. Platform bileşenleri, mücadelelerini sadece Murat Dağı için değil; Kazdağları’ndan Akbelen’e, Munzur’dan Gediz’e kadar tüm Türkiye’deki doğa savunucularıyla birlikte sürdüreceklerini belirtti.